19 Aralık 2020 13:32 Güncelleme : 19 Aralık 2020 13:36

Edebiyat En Büyük İhtiyaç Nedir

Edebiyat En Büyük İhtiyaç Nedir

Edebiyat, duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine ya da topluma iletmemizi sağlayan en güzel alandır. Bu alan hayatımızın her anında var olan ihtiyaçtır.

Edebiyat, duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine ya da topluma iletmemizi sağlayan en güzel alandır. Bu alan hayatımızın her anında var olan ihtiyaçtır.

Edebiyat bir bilim ya da ders gibi gözükse de hayatın ta kendisidir. Edebiyat insanın doğuşuyla başlayan bir dönemdir. Edebiyata her bilim dalının ihtiyacı vardır. Peki, neden? Çünkü edebiyat insanların ruhlarını doyuran, psikolojilerine iyi gelen bir alandır ve bu yüzden tam anlamıyla hayatın kendisidir. Tarih boyunca insanlar duygularını, yaşadıklarını bir iletiyle karşısındakine ifade etmiştir.

Yaşam boyunca birçok dalla ilişkileri de incelenmiştir.Tarih,sosyoloji,psikoloji,felsefe,coğrafya,güzel sanatlar gibi birçok dala kaynaklık etmiştir. Yaşam boyunca insanlar duygularını yazarak ya da söyleyerek dile getirmiştir. Duygularını dile getirirken bazen bir şiir bazen bir insan eli değmiş heykelle kendilerini ifade etmişlerdir.

İnsanoğlu yıllar geçtikçe değişime uğrayan bir canlıdır. İnsan değişime uğrarken değişmeyen tek şey duygularıdır. Bu duygular İslamiyet öncesinde de aynıydı şu anda da aynıdır. Dolayısıyla değişime uğramayan tek şey insan hayatındaki edebiyattır.

Edebiyatın Etkili Olduğu Dallar

Edebiyat tarih, sosyoloji, psikoloji, felsefe, coğrafya, bilimle yakından ilgilidir.

Edebiyat -Tarih İlişkisi

Tarihçiler tarihi olayları yazarken ya da anlatırken edebiyatımızdaki anı, gezi yazısı, biyografi gibi birçok alandan esinlenmiştir. Tarih yazarlarında nesnellik söz konusuyken aynı durum edebiyatta yoktur. Edebiyatçılar tarihten esinlenirken imgesel ve kurgusal unsurları ön planda tutarlar. Böylelikle tarih ve edebiyat içiçe birbirinden kopmayan iki daldır.

Edebiyat-Sosyoloji İlişkisi

Sosyoloji insanın toplumsal ilişkilerini ve yaşamlarını inceleyen bilim dalıdır. Edebiyatta roman, öykü gibi birçok yazınsal türlerden oluşur. Örneğin roman kaleme alınırken karakterlerin tahlilleri, karakterlerin toplumsal alandaki yerleri sosyolojiden yardım alınarak yazılır.

Edebiyat-Psikoloji İlişkisi

Edebiyatın her alanında insan vardır. İnsanın duyguları, ruh dünyası her eserde konu olarak işlenmiştir. Psikoloji insanı incelen onun davranışlarını yönlendiren bilimdir. Durum böyle olunca edebiyatla yakından ilişkilidir.

Edebiyat-Felsefe İlişkisi

Edebiyatta dönemler yaşanırken belli görüşler dahilinde eserler verilir. Bu eserler felsefi düşüncelerle ortak paydada buluşur. Felsefe hayatı ve ilişkileri sorgularken belli kuramlar oluşturur. Edebiyatta eserlerde dünya görüşü sergilerken bu kuramlardan faydalanır böylelikle felsefeyle birbirlerine kaynaklık ederler.

Edebiyat-Coğrafya İlişkisi

Edebi eserler verilirken en önemli unsurlardan biri mekandır. Mekan dediğimizde coğrafya sahneye girecektir. Gezi yazılarında coğrafya edebiyata yardım edecektir. Coğrafya birçok kültürü ve mekanı bünyesinde bulundurur ve edebiyata kaynaklık eder.

Etiketler

Hobi   Manşet  

Yorumlar

0 Yorum Yapılmış